Burun Ameliyatı, doğru şekilde planlanıp iyi bir şekilde yapıldığında, şekil bozukluklarını ve nefes alma problemlerini gideren bir ameliyattır.
Ancak burun ameliyatı iyi planlanmazsa ve nefes alma fonksiyonu göz önüne alınmazsa ameliyat sonrası burun tıkanıklığı yaşanabilir. Buna bağlı olarak daha önce ameliyat olmuş ancak nefes alma problemi düzelmemiş birçok hastayı ameliyat ederek problemlerini çözmekteyiz.
Burun ameliyatı sonrasında burun tıkanıklığının ortaya çıkmasına neden olan sebepleri ve ortaya çıkış şekilleri hakkında sizi bilgilendirmek istiyorum.
Burun ameliyatından sonra burun tıkanıklığının en sık görülen şekli, ameliyattan sonra erken dönemde görülen geçici burun tıkanıklığıdır.
Ameliyat sonrasında bazen burun salgıları ve kan pıhtıcıklarının birleşerek oluşturduğu yapılar hava yolunu tıkayarak nefes almayı geçici olarak engelleyebilir.
Bu durumda genellikle okyanus suyu ile burun temizlendiğinde rahatlama olacaktır. Bu geçici bir durumdur, kendiliğinden iyileşir. Bu durum ameliyattan sonra ilk 15-20 günde görülebilir.
Burun ameliyatı sonrası bazen geçici olmayan burun tıkanıklıkları da oluşabilir ve bu durumun birkaç ana nedeni vardır.
Bu durumun oluşmasında en sık neden burun çatısının (nazal valv) fazla daraltılmasıdır. Yani burnun gereğinden fazla küçültülmesi hava yolunun daralmasına neden olarak nefes almayı zorlaştırır.
Bu nedenle burun estetiği yapılırken nefes alma problemi olmayan kişilerde bile burun ameliyatının iyi planlanması gerekir. Bunun yanında profesyonel sporculara ve aktif spor yapmayı seven kişilere burun estetiği planlanırken yine burunun çok küçültülmemesi gerekir.
Burun ameliyatı sonrasında burun tıkanıklığının bir diğer nedeni de burun kemiğinde ve kıkırdaklarındaki eğriliklerin, burun etindeki (konka) büyümelerin yeterince düzeltilmemesidir. Bu duruma sıklıkla burnun arka kısmında yer alan kemik eğriliklerinin düzeltilmemesi neden olur.
Bu nedenlerle daha önce ameliyat olmuş ancak nefes alma problemi düzelmemiş ve bize buna benzer şikayetlerle gelen hastalarımızın problemlerini, iyi planlanmış bir ameliyatla çözmekteyiz.
Kaynakça:
https://www.potomacplasticsurgery.com/blog/rhinoplasty-nasal-congestion-after-surgery

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesini 2005 yılında bitirdim. Aynı yıl uzmanlık eğitimi için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi kliniğine girdim. 2011 yılında uzmanlığımı aldıktan sonra, gerek Kars Devlet Hastanesi’nde mecburi hizmetim sırasında gerekse Kocaeli Darıca Farabi Devlet Hastanesinde kendimi geliştirmeme olanak sağlayan pek çok ameliyat yaptım. Devamında ise kişisel özelliklerim doğrultusunda Özel Hastanelerde çalışma kararı aldım ve bu doğrultuda pek çok özel hastanede (Özel Eryaman, Özel Keçiören ve Özel Kudret İnternational Hastanesi) çalıştım. 2015 yılının sonlarından 2018 Mayıs ayına kadar Özel Bodrum Acıbadem Hastanesinde çalıştım. Bu süreçte ilk 1.5 yıl boyunca Prof. Dr. Mehmet Mutaf ile birlikte özellikle yanık ve yaralı yüzlerin rekonstrüksiyonu, mikrotia ve çocuk konjenital anomalileri alanlarında çalıştım. Ardından kısa süre İzmir Özel Ekol Hastanesinde Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi uzmanı olarak çalıştım. Şu anda İzmir’de, kendi özel kliniğimde hizmet vermekteyim.
Bir cevap yazın